Geçen yıl Ocak-Ekim periyodunda AB’nin hazır giysi ithalatı yüzde 24,4 artarak 86 milyar dolara çıkarken, Türkiye’nin bölgeye gerçekleştirdiği ihracat, ortalamanın yüzde 50 gerisinde kaldı. Türkiye’nin AB hazır giysi ithalatından aldığı hisse yüzde 12,5’ten yüzde 11,5’e geriledi.
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Lideri Mustafa Gültepe, “Avrupalı markalar Bangladeş’teki düşük personellik ve güç maliyetlerinin sağladığı fiyat avantajı nedeniyle bu ülkeye yöneldiler” dedi.
‘AVANTAJLI DURUMUMUZU KAYBETMEYE BAŞLADIK’
Geçtiğimiz günlerde Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin katıldığı bir televizyon programında yaptığı değerlendirmeler gündem oldu. Nebati, TL’nin bedel kazanmasının ithalatı artıracağını belirterek “Türk Lirası ne kadar çok bedelli olursa siz yurt dışına o kadar çok ithalatta bulunursunuz. Türkiye’de üretim yapmanıza muhtaçlık kalmaz, zira paranız çok kıymetli getirir, satarsınız. Sanayi yavaşlatır durdurur ve vakit içerisinde işsizlik üzere bir sonucu ortaya çıkarır. Türk Lirası’nı çok bedelsiz hale getirirseniz ise bunun tam aksisi olur” sözlerini kullandı.
TL kıymet yitirdikçe hem ithalatın hem de ihracatın arttığını sayılar ortaya koyuyor. İhracatçılar, kur baskısı ve maliyetler nedeniyle uzun vakittir devletten takviye talep ediyor.
Ekonomim’de yer alan habere nazaran, ihracatçılar AB’deki pazar hisselerini Bangladeş ve Vietnam üzere ülkelere kaptırıyor. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Lideri Mustafa Gültepe, 2022’de gerçekleştirilen 21,2 milyar dolarlık bölüm ihracatının yüzde 60,3’ünün AB ülkelerine gerçekleştirdiğini hatırlatarak “Gümrük Birliği üyesi olduğumuz için Avrupa, uzun yıllardır avantajlı olduğumuz bir pazardı. Avrupalı markalar Bangladeş’teki düşük personellik ve güç maliyetlerinin sağladığı fiyat avantajı nedeniyle bu ülkeye yöneldiler. Ayrıyeten AB’nin Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi nedeniyle az gelişmiş ülkelere tanınan gümrük vergisi avantajlarından Bangladeş’in de yararlanması bir öbür büyük etken oldu. AB’nin Hür Ticaret Mutabakatı siyasetini değiştirmesi nedeniyle yıllar içinde Gümrük Birliği’nden kaynaklanan avantajlı konumumuzu da kaybetmeye başladık. AB’nin Vietnam ile yaptığı STA’nın da tesiri ile pazarda süratle hissesini artıran bir öteki ülke de Vietnam oldu” dedi.
‘AVRUPALI MARKALAR UZAKDOĞU PAZARINA YÖNELDİ’
Aynı vakitte Türkiye ihracatçılar Meclisi Lideri da olan Gültepe, 2021’de AB pazarında yüzde 19,9 oranında bir büyüme yakalamışken, 2022’nin tamamında bu oranın yüzde 3,9’e gerilediğini kaydetti. Gültepe, “Bu da AB pazarının geçtiğimiz yıl maliyet eksenli hareket ettiğini ve daha ucuz eserlere yöneldiğini gösteriyor. Hammadde, güç ve minimum fiyattaki artışlar ve yüksek enflasyon genel olarak dalımızda fiyat tutturma noktasında sıkıntılar yaşamamıza neden oldu. Lojistik maliyetinin de azalmasıyla Avrupalı markalar Uzakdoğu pazarlarına yöneldi” biçiminde konuştu.
Yılın birinci yarısında bölgeye ihracatın yatay seyredeceğine yönelik öngörüsünü paylaşan Gültepe, ikinci 6 ayda olağanlaşmanın başlamasıyla bu yılı 2022’nin üzerinde bir ihracatla kapatmayı beklediklerini kaydetti.
‘FİYAT TUTTURAMAZ HALE GELDİK’
Türkiye Giysi Sanayicileri Derneği Lideri Ramazan Kaya, hazır giysi ihracatının 2022’yi yüzde 4,8 artışla kapattığını hatırlatarak, “23 Ocak prestiji ile yüzde 10 eksideyiz ve bu ayı büyük ihtimalle yüzde 9 kayıp ile kapatacağız” dedi. Rakip ülkelerin AB’ye ihracatını Türkiye’nin 2-3 katı artırdığını belirten Kaya, “Kurun baskılanması ve personellik maliyetleri nedeni ile fiyat tutturamaz hale geldik. Bu maliyetlere nazaran fiyatları yüzde 12-15 artırmamız gerekirken bırakın artırmayı geçen yılki fiyatlara bile satamaz haldeyiz. Tamam mı, devam mı noktasındayız. Devamsa tüm süreçleri yerine getirmemiz; eğitime, dijitalleşmeye, yeşil dönüşüme tartı verip yeni iş modelleri oluşturmamız gerekiyor” diye konuştu.
