Sedat Peker’in avukatı Ersan Barkın, gazeteci İsmail Saymaz’ın “Peker’in seçime yakın bir süreçte konuşmaya hazırlandığı söyleniyor” savlarına dair açıklamalarda bulundu. Saymaz’ın açıklamalarında bahsettiği bahislere dair bir bilgisi olmadığını söyleyen Barkın, “Ancak Sayın Saymaz’ın bugüne dek sayın Peker ile ya da diğer bir mevzuda kâfi inceleme ve bilgiye sahip olmadan bir kıymetlendirme yaptığını görmedim” dedi.
‘HAYATLARI TÜRKİYE’DE OLDUĞU GİBİ’
Medyascope’dan Aytuğ Özçolak’a konuşan Ersan Barkın, Peker’in Birleşik Arap Emirlikleri ile yaptığı “centilmenlik anlaşmasına” riayet ettiğini söyledi. Peker’in Birleşik Arap Emirlikleri’ne gittiklerinden beri ailesi ile birlikte birebir yerde kaldığını söyleyen Barkın, “Sosyal hayatlarının da Türkiye’deki üzere olduğunu söyleyebilirim. Burada da çok hür toplumsal hayatı olan bir aile değildi. Anladığım kadarıyla biraz daha dikkatli, temkinli, kendi güvenliklerini riske atmayacak formda hayatlarını sürdürüyorlar” sözlerini kullandı.
‘TEMEL MÜNASEBET CAN GÜVENLİĞİNİN KORUNMASI’
Barkın şöyle konuştu:
“Birleşik Arap Emirlikleri ile yaptığı centilmenlik muahedesine riayet ediyor. Riayet etmek durumunda. Bildiğim kadarıyla bu yazılı bir mutabakat değil. Fakat geçen sene, siyasi sonuçları olacağı sebebiyle paylaşımlarda bulunmaması konusunda talepte, ricada bulunuldu. Kendisi de mevcut durumu itibariyle buna uygun davrandı. Bu talebin temel münasebeti kendi can güvenliğinin korunması ile ilgili. Kasım ayından beri de paylaşımda bulunmuyor. Lakin mutabakatın içeriği hakkında türel bir bilgim yok. Bu mevzuda sahip olduğumuz bilgiler kendisinin açıkladıkları.
‘KIRMIZI BÜLTENİN İCRASI KELAM KONUSU DEĞİL’
Hakkında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hem Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi hem de İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kırmızı bülten talebi var. Bursa’daki evrak İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki evrakla birleştirilmişti. Geçen ay Yargıtay 5. Ceza Dairesi bu kararı uygun bulmadı ve iki davanın, yani iki örgüt davasının iki mahkemede görülmesine karar verdi. Münasebetiyle bir İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yürüyen 92 sanıklı örgüt davası, bir de Bursa’da yürüyen “Köfteci Yusuf davası” diye tanımlanan bir dava var. Kendisi hakkında her iki davada da kırmızı bülten talebi var. Kırmızı bültenin icrası Interpol tarafından oluyor. Interpol tarafından Türkiye Cumhuriyeti’nin talepleri ve Sayın Peker’in savunmaları alındı. Şu an için sonuncu bir kıymetlendirme gerçekleşmedi. Hasebiyle kırmızı bültenin Birleşik Arap Emirlikleri’nce icrası kelam konusu değil.
‘ORASI BİR KABİLE DEVLETİ DEĞİL’
İadesi konusu büsbütün siyasi bir durum. Tüzel olarak vereceğimiz karşılık şu: ‘Birincisi, kırmızı bülten talebi var ve bu talep nihayete ermedi. İkincisi Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye ortasında bir iade mutabakatı yok. Üçüncüsü Birleşik Arap Emirlikleri rastgele bir memleketler arası iade muahedesinin tarafı değil.’ Lakin doğal iade mutabakatı olmasa da pekala iade edebilir. Çokça örneği var. Bu Türkiye devletiyle BAE ortasındaki siyasi alakaya bağlı. Bir de natürel ki Türkiye’de yargılandığı davaların niteliklerinin ne ölçüde iadeye münasebet oluşturduğu değerli. Arapların bunu da göz önünde bulunduracağı kanaatindeyim, sonuçta orası bir kabile devleti değil.” (HABER MERKEZİ)
