Ogün Akkaya
ANKARA – Doktorların Tıp Bayramı Haftası kapsamında sürdürdükleri aksiyonlar, iş bırakma kararı sonrasında devam ediyor. Ortalarında, Ankara Tabip Odası, Sıhhat ve Toplumsal Hizmet İşçileri, Ankara Diş Doktorları Odası, Dev-Sağlık-İş, Birinci Basamak Sıhhat Çalışanları Birlik Dayanışma Sendikası ve Ankara Aile Doktorları Derneği’nin de olduğu tabip örgütleri, Tıp Bayramı Haftası kapsamında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde bir ortaya geldi.
Hekimlere siyasi parti, demokratik kitle örgütleri ve sendika temsilcileri de dayanak verdi. ‘Sağlık Hakkı Satılamaz’, Buradayız ve Kalacağız’, ‘Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Daima Birlikte Ya Da Hiçbirimiz’ ve ‘Sağlıkta Dönüşüm Yıkım Getirdi’ sloganları atan doktorlar, ellerinde ‘Sağlıkta Şiddet Yasası İstiyoruz’, ‘Güvenli Çalışma Alanları İstiyoruz’ yazılı pankartlar taşıdı.
‘BU SİSTEM NE BİZİM EMEĞİMİZİ, NE DE TOPLUMUN SIHHATİNİ UMURSAMAMAKTADIR’
Kurumlar ismine ortak açıklama, Ankara Tabip Odası Lideri Ali Karakoç tarafından okundu. Tıp Bayramı’nı kutlamak yerine tabiplerin emekleri hakları ve sıhhati için grevde olduklarını hatırlatan Karakoç, “Toplum sıhhatini öncelemeyen, sağlıksızlığa neden olan sıhhat siyasetleri uygulayan bu sistem, ne bizim emeğimizi ne de toplumun sıhhatini umursamaktadır” dedi.
Pandemi sürecinin bilimsel bir biçimde yürütülmediğini belirten Karakoç, “Salgını değil algıyı yöneteler; binlerce insanımızın, yüzlerce doktorun ve sıhhat çalışanının ömrünü yitirmesini umursamadan tekrar tekrar kent hastanelerine güzellemeler yaptılar” diye konuştu.
EMEĞİMİZE, GELECEĞE SAHİP ÇIKMAYA DEVAM EDECEĞİZ: Bu süreçte ağır ve özverili çalışmamıza karşın bizleri değersizleştiren, ötekileştiren ve emeğimizi görmezden gelenlere şöyle haykırdık; sağlıklı bir gelecek ellerimizde, yüzyıllardır bu topraklarda sıhhat hizmeti sunuyoruz. Demokratik bir ülke, sağlıklı bir toplum, emeğimizin hakkı ve geleceğimiz için uğraş ediyoruz; bir yere gitmiyoruz; buradaydık, buradayız ve burada kalacağız. Beyaz Yürüyüş, Beyaz Forum, Beyaz Nöbetlerle acil taleplerimizin karşılanması, sözümüze kulak verilmesi için tekraren haykırdık. Bilmenizi isteriz ki siz emeğimizi-bizleri görmezden gelmeye devam ettikçe, bizler de tüm haklılığımızla sizin karşınızda durmaya, emeğimize, geleceğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. 15 Aralık’ta ve 8 Şubat’taki Beyaz G(Ö)REV’ler de olduğu üzere bugün de Üniversite Hastanelerinde, 2 basamakta, aile sıhhat merkezlerinde Türkiye’nin dört bir yanında tüm sıhhat kuruluşlarında emeğimize sahip çıkıyoruz.
SAĞLIK SİYASETLERİ İFLAS ETMİŞTİR: Bizler mutsuz, hastaları mağdur eden; sıhhati ticarete, hastaları müşteriye, hastaneleri ticarethanelere dönüştüren ve özel sıhhat kuruluşlarında sıhhat işçilerini teminatsız ve uzun çalışma şartlarına mahkum eden sıhhat siyasetleri iflas etmiştir. Bizleri sıhhat hizmeti veremez hale getiren bu çalışma şartlarının artık sürdürülemez olduğunu bir defa daha söz ediyoruz. Emeğimizin karşılığını alamadan her geçen gün ümitsizliğe sürüklenirken, tüm bu yaşadıklarımızın baht olmadığını biliyoruz. Emeğimizin karşılığını alamadığımız bu çalışma şartlarına, sıhhat alanında yaşanan şiddete tek bir gün bile tahammülümüz kalmadı.
HEKİMLERİN ÜZERİNDEKİ BASKILARIN KALDIRILMASINI İSTİYORUZ: Oyalama istemiyoruz, Daha fazlasını değil, sırf hakkımız olanı istiyoruz. Şiddetin olmadığı inançlı çalışma alanları istiyoruz. Bilimsel bilgi üreten özerk üniversiteler istiyoruz. Temel misyonu eğitim almak olan asistan arkadaşlarımızın uzun çalışma şartları altında ezilmediği, nitelikli eğitim alabilecekleri akademik ortamlar istiyoruz. Bölge tabanlı, kollayıcı sıhhat hizmetlerini önceleyen, kamuya ilişkin binalarda birinci basamak sıhhat hizmeti sunulmasını ve aile sıhhati merkezlerinde çalışan doktorların üzerindeki baskıların kaldırılması istiyoruz. Sıhhat sistemi ve kurumsal sıkıntılar kaynaklı malpraktis baskısı altında ezilmediğimiz çalışma şartları istiyoruz. İnsanca yaşayacağımız emekliliğimize yansıyan performansa dayalı olmayan teminatlı bir gelir istiyoruz. Hastalarımıza en az 20 dakika muayene müddeti ayırabileceğimiz, hastaların aylarca randevu sırası beklemediği, sevk zincirinin uygulandığı basamaklandırılmış sıhhat hizmeti sunmak istiyoruz. En az OECD ülke ortalamaları kadar sıhhat emek gücünün takımlı ve garantili istihdam edilmesini istiyoruz.
