Çalıştırdıkları öğretim elemanlarının maaşlarını devlet üniversiteleri ile eşitlemeye yanaşmayan vakıf üniversiteleri hakkında yargıdan emsal teşkil edecek bir karar geldi.
Yükseköğretim Kanunu’nda 17 Nisan 2020 tarihinde yapılan 2547 sayılı değişiklikle, devlet ve vakıf üniversitelerinde çalışan öğretim elemanlarının ücretlenmesinin eşitlenmesine karar verildi. Değişiklik, “Vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarına, unvanlarına nazaran devlet yükseköğretim kurumlarında ödenen fiyat fiyatından az fiyat verilemez” sözüyle Resmi Gazete’de yayımlandı. Fakat bu düzenlemeye karşın çok sayıda vakıf üniversitesi ya fiyatları eşitlemedi ya da brüt fiyat üzerinden eşitleme yaparak öğretim elemanlarına ödediği net fiyatı düşük tutma yoluna gitti.
ÜNİVERSİTE ‘ZOR DURUMDA KALDIK’ DİYE İTİRAZ ETMİŞTİ
İstanbul’da bulunan bir vakıf üniversitesinde çalışan öğretim vazifelisi, bu durumu yargıya taşıdı ve maaşının kanuna nazaran hesaplanarak net fiyat üzerinden ödenmesi talebiyle 23 Ekim 2020’de dava açtı. İstanbul 9. Yönetim Mahkemesi’nde görülen dava 28 Nisan 2021’de sonuçlandı. Mahkeme, öğretim üyesine tüm özlük ve mali alacaklarının yasal faiziyle ödenmesine hükmetti.
Davayı açan öğretim görevlisinin çalıştığı vakıf üniversitesi, “idarenin türel ve mali açıdan orantısız boyutta zorluğa düştüğünü” öne sürerek karara itiraz etti. Vakıf üniversitesinin yaptığı istinaf müracaatında, öğretim görevlisine verilen fiyatın YÖK tarafından yapılan yeni düzenlemeye istinaden brüt 6 bin 205 TL olarak belirlendiği ve mukavelede hiçbir formda hukuka terslik bulunmadığı da argüman edildi. Lakin vakıf üniversitesinin itirazını reddeden İstanbul Bölge Yönetim Mahkemesi 7. Dava Dairesi, mahallî mahkemenin kararını hukuka uygun buldu.
‘KARAR, EMSAL OLACAK’
Vakıf üniversitelerinde akademisyenlerin fiyatlarının eşitlemesi sürecini takip eden avukat Elif Ergin, kararın, hak arama süreçlerinde öğretim elemanlarının elini güçlendireceğini belirtti. Ergin, “Bu karar dava süreçlerinde emsal oluşturacak ve üniversite idarelerini de yasal düzenlemeleri yerine getirme noktasında sıkıştıran bir fonksiyon görecek” dedi.
Kanunla belirlenen fiyatların eşitlenmesine yönelik yasal değişikliğin kağıt üzerinde kaldığını söyleyen Ergin, “Öğretim elemanları yasal olarak tanınan haklarını fiili olarak kazanabilmek için çetrefilli ve güç türel süreçlerden geçiyorlar” dedi.
ÜNİVERSİTE KARŞILIK VERMEZSE YARGIYA GİDİLECEK
Kararın akabinde vakıf üniversitesinde çalışan öğretim elemanlarının, üniversite idaresine vermek için dilekçe hazırladığını belirten Ergin şöyle konuştu: “Ancak o denli ki kimi vakıf üniversitesi idarelerinin bu dilekçeleri bile kabul etmediği bir tablo var ortada. Bu çok açık bir hukuksuzluk. Söz konusu dilekçeler idarelere verilerek, yönetimin yasal mühleti içerisinde karşılık vermesi beklenecek. Bu mühlet içinde karşılık vermemesi, reddetmesi, gerekli düzenlemeyi yapmaması halinde ise bu taleplerin yargı yoluna taşınması gündeme gelecek.”
Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM) tarafından yapılan açıklamada ise mobbing, düşük fiyat dayatması, mesleksel güvencesizlik üzere problemler etrafında birleşen akademisyenlerin hak arayışını sürdüreceği söz edildi.
